“Sosyal medya stratejiniz nedir?” Gerçekten basit bir soru değil mi? Bu soruyu her zaman soruyorum. Cevap olarak; tavşana ışık tutulduğundaki bakışlar ya da sağır eden bir sessizlikle karşılaştığımda şaşırıyorum.
Taktiklerle çok fazla köşeye sıkıştırılıyoruz. Başarıya ulaşmak için sürekli çabalıyoruz ancak strateji unsurunu unutuyoruz. Bu nedenle, en iyi sosyal medya stratejileri hakkında sahip olduğum bazı düşünceleri paylaşmayı düşündüm.
Genel anlamda sosyal medya stratejileri aşağıdaki kategorilerde incelenebilir:
İş
Satış Artırma – Sosyal medya ile geliri artırma
İşyeri Trafiğini Artırma – Sosyal medyayı kullanarak işyerine gelen insanların sayısını artırmak
İnternet Ağı Trafiğini Artırma – Sosyal medya kullanarak internet sitesi ziyaretçilerinin sayısını artırmak
Bağlantılar
Marka Farkındalığını Artırma – Marka vaadi takipçilere sosyal medya aracılığıyla duyurabilmek
Marka İtibarını Yönetme – Denetleme, sorulara cevap verme ve marka algısını sorgulama
Ağızdan Ağıza Yayılmayı Artırma – Marka savunucuları ve hedef kitleyi etkileyecek insanlarla anlaşarak onları marka vaadini yaymaları için harekete geçirme
İlk grupta görüldüğü gibi; “iş” daha çabuk sonuçlar bekler. Paraları saymak ve yoğunluğu ölçmek kolaydır ve çoğu işyeri bir sonuç görebilir ya da oldukça hızlı bir şekilde bir eksikliği farkedebilir. Fakat diğer yandan, iş odaklı sosyal medya stratejileri, “bağlantılar” grubu içinde yer alanlara göre daha sık ve daha çabuk başarısızlığa uğrar. Bunun sebebi sosyal medyanın işletmeler için sabit yatırım getirisi sağlamaması mıdır? Ya da sosyal medyanın doğası gereği sabit getiri hedeflerinden ziyade daha yumuşak hedefler için uygun olması mı?
Sosyal medya yöneticileri “İş” grubundaki gibi stratejik bir hedefle, yumuşak bir satış yaklaşımı uygulayabilirler mi?
Hepimiz sosyal medyanın bir kokteyl gibi olduğunu ve sabit satış için uygun bir araç olmadığını duymuşuzdur. Bence, bu birçok yönetici için yapılması zor bir şeydir. Çoğu, sabit ölçümlerin cazibesine ve baskısına kapılarak direnç gösteremeyeceklerdir.
İnternet sitesinde ya da mağazalarda ziyaretçi sayısı ve satılan ürünlerin sabit sayılara ulaşması için pazarlama yöneticileri sosyal medyada, gittikçe sertleşen taktiklere başvuracaklardır. Bunlar, ağızdan ağıza yayılan yumuşak satış dünyasında, en zayıf kabul edilen taktiklerdir. Bu yöneticiler sosyal medya ile uyumlu olmayan stratejiler izlediklerinden dolayı eninde sonunda hata yapacaklardır.
Diğer taraftan, yöneticiler, ağızdan ağıza tanıtımı artırma, marka farkındalığını yükseltme gibi nedenlerle ortaya çıkan doğal bir tartışmayı uyumlu hale getirmektedirler. Yani, rekabetin sertliğini yumuşatabilme imkanı elde edebilirler. Bu yöneticiler, para kovalayan rakipleri karşısında taktik bir avantaj sağlayabilirler. Çünkü onlar konuşmak için ordadırlar, satış için değil. Bu görüşmeler uzun vadede satışları artırmayı sağlayacaktır. Ancak daha fazla zaman alır.
Benim görüşüm sosyal medya, takipçilerle ilişki inşa etmek ile ilgilidir. İlişki kurmak zaman alır ve sabırlı olmak gerekir. Şöyle düşünelim, kız ya da erkek arkadaşınıza çıkmaya başladığınız ilk günden sonra evlenme teklif etmeyi deneyin. Asla olmaz. Eğer öncelikle, takipçilerinizle bir ilişki kuramamışsanız, onlardan sizin için bir şey yapmalarını ya da sizin ürününüzü satın almalarını istemeniz de işe yaramayacaktır.
Bana göre, en başarılı medya stratejileri ilk önce ‘bağlantılar’ı hedefler; daha sonra ‘iş’ hedeflerine ulaşmak için bu ilişkileri etkinleştirmeye çabalar.
Müşterinizle ‘bağlantı’ kurmadan önce neden ‘iş’ peşinden gitmelisiniz? Tek bir iyi sebep söyleyin!
Pelin İnce